ÖVGÜLER
Ey!.. Sen ey ne denli övsem yeri! Sarı eller altındaki alnım, andığın olur mu hiç o gece terlerini? O ateşler içinde geçen yarı geceyi, o boş, anlamsız, o sarnıç tadında? Sabah koylarında kişiyi şıkır şıkır oynatacak O tiril tiril mavi tan çiçeklerini? O sivrisinek vızıltısı gibi sessiz öğleyi, Ve o renkler denizinden fırlatılan okları?.. Sen ey! Sen ey ne denli övsem yeri! Çalgılı kocaman gemiler vardı rıhtımda; bakam ağaçları dolu burunlar; ve pırıl pırıl yaban yemişleri… Peki n’oldu rıhtımdaki o çalgılı kocaman gemiler? Hurma dalları!.. O eski günlerde Görülmez yolculuklara saplanmış, o pek saf bir deniz meyvelikler üstünde kat kat yükselen bir gök örneği gırtlağına dek dolardı; kuşlar, altın meyveler ve mavi balıklarla. O günlerde daha bir gösterişli doruklardan saçılan güzel kokular bir başka çağlardan bir hava estirirdi; ve o kalın kabuklarıyla pek böbürlenen babamın bahçesindeki bir o tarçın ağacıyla başı dönmüş bir evren, kendinden geçip sayıklardı. (Ey… Sen ey denli övsem yeri! Ey tükenmek bilmez masal ve ey bolluk sofrası!)Saint John PERSE
Çeviri: Tahsin SARAÇ