ÇÜNKÜ GÖLGELER YORULMAZ BİLİNİRDİ
- Çünkü gölgeler yorulmaz bilinirdi
- suçlanmaz sanılırdı
- Elbet ben de kanardım ölümsüzlüğe
- gölgem çekip gitmese
- Yalnızlık kapımı çaldığında hiç açmamalıydım Batık
- bir kent, paslı bir kilit, yitik bir anahtar gibi yılmış bir
- şarap tadında susmalıydım
- Aman oğlum ağzını açma Çürüsün bakla Açarsan
- paramparça bir aşk daha, süklüm püklüm bir aşk
- daha, kanla karışık sulusepken daha, kınında uyku
- kör bir kılıç daha, dilinde pas küf bir turşu daha,
- aman ha,,, yalnızca aşk olan bir aşk daha Saçılınca
- sana…
- Gölgeni kaçma!
- Çünkü gölgeler de yorulur ve suçlanırdı
- Ben de tapardım ölümsüzlüğe
- Gölgem gölgene eğilince
- Aman oğlum yalnızlık kapına dayandığında
- gölgene bulaşma Gövdenden dışarısı haram
- sana Tutuşmuş bir cennet, provasız giydirilmiş
- bir şirk sana
- Aman oğlum gövdende suça döner Suçla
- övünür aşk sonra
- Gölge bırakma!
Nuh Ömer ÇETİNAY
(AHŞK)