YAŞAM YANILSAMADIR
Bir aşkın adı mıydı tesadüf ya da çoğalmaların Terkedilmiş kederdeyken kimsesizliğim Bronz bir aşk doğdu sezaryanla Sevgilim gurbet gibi dururken yüreğimde Selamın geldi Kağızmandan Kendini mektup sanan bir zarf ile
Ölen kim, hayır hayır ölen kim ?
Ey uzaktaki yakın akrabalarım
Her kentin girişinde önce mezarlıklar karşılıyor beni
Saaflara düşmüş aşklar satın alıyorum
Hangi sevda tekrarlanır ki diyerek
Yine bronz aşklar aldım
Bit pazarında bitlenirken
Beyoğlunun sinemalarına
Kar yağarken karanlıkta
Ah şu İstanbulun yağmurları ne kadar da utangaç
Mustafa SUPHİ