MACCHU-PİCCHU’NUN DORUKLARI 
 

(XI) 
(Seçme) 

Karman çorman tantananın, 
Taş gecenin ortasına,bırak; 
Bırak daldırayım, ellerimi. 
Bırak. 
Unutulmuşun koca yüreği: 
Bir kuş gibi çırpınsın bende, 
Bir kuş gibi, 
Bin yıldır tutsak! 
Ko, bugün unutayım, 
Bu bahtiyarlığı; 
Bu, denizden daha engin olan, 
Çünkü: 
Denizden ve adalardan da 
Engindir insan. 
Çünkü: 
Bir kuyuya düşer gibi, 
Düşmek gerek ona, 
İnsana; 
Batık gerçeklere, 
Sırlı bir su dalına tutunarak, 
Çıkmak için: 
Uçurumdan. 
 

(XII) 

Çık kardeş, 
Benimle doğmaya gel. 

Ver elini, 
Yayılmış ağrının, 
En derin yerinden. 
Kaya diplerinden, 
Dönecek değilsin, 
Ve yeraltı çağlarından; 
Geri dönmeyecek, 
Taş kesilmiş sesin; 
Ve gözlerin, oyuk gözlerin. 
Yerin dibinden bak bana: 
Sen çiftçi, dokumacı, 
Garip çoban sen; 
Sen, eğitmen 
Guanako’lar (*)  eğitmeni  
Sen duvarcı, 
İskelesine güvenemeyen; 
Sen, And dağlarından, 
Gözyaşı getiren; 
Sen, 
Ezik parmaklı mücevherci; 
Sen köylü, 
Ekininin üstüne titreyen; 
Sen, 
Taşının hamuruyla yoğrulmuş 
Çömlekçi; 
Boşaltın, 
Bu yeni hayatın kadehine, 
Eski gömülmüş acılarınızı; 
Kanınızı gösterin bana, 
Saban izinizi bana. 

Burasıydı, 
İşkenceye tutulduğum yer, 
Işık vermiyor diye mücevher; 
Deyin bana. 
Deyin bana, 
Taşın ve tanenin, 
Vaktinde verdiğini. 
Taşı gösterin bana, 
Gömüldüğünüz. 
Ağacı gösterin, 
Çarmıha gerildiğiniz. 
Çakın, 
Eski çakmak taşlarını; 
Yakın, 
Eski lambaları bana; 
Kırbaçları gösterin, 
Kırbaçları; 
Yüzyıllarca, 
Yaralara işlemiş; 
Ve pırıl pırıl, 
Kanlı baltaları bana. 
Ölü ağzınızla, 
Konuşmaya geldim. 
Derleyip toparlayın, 
Tümcek; 
Dil vermez dudaklarınızı, 
Toprağın kıyıcığında. 
Anlatın, 
Bu bitmez geceyi bir bir. 
Nasıl, 
Sizlerle bağlanmıştım ben: 
Zincir zincir, 
Halka halka, adım adım, 
Anlatın ne varsa anlatın. 
Bileyin, 
Saklı bıçaklarınızı; 
Saplayın ellerime, 
Göğsüme saplayın; 
Sarı ışıklı bir nehir gibi, 
Kaplanların gömüldüğü, 
Bir nehir gibi. 
Koyun ki ağlayayım, koyun, 
Koyun ki saatlerce, 
Günlerce, yıllar yılı; 
Koyun ki kör çağlarca, 
Yıldız yüzyıllarınca. 

Sükun verin bana, 
Su verin, ümit verin. 

Kavga verin bana, 
Demir verin, volkanları verin. 

Sarmaş dolaş olun benimle, 
Sevdalılar gibi. 

Damarlarıma seğirtin, 
Koşun ağzıma. 

Dilimle konuşun, kanımla. 

(*) Guanako: Güney Amerika laması.  

 

Pablo NERUDA