YİNE ÖLÜME DAİR

Zevcem,
        ruhu revanım
                        Hatice Pîrâyende,
ölümü düşünüyorum,
demek ki arteryo skleroz
                                          başlıyor bende...
Bir gün
            kar yağarken,
yahut
         bir gece,
yahut
         bir öğle sıcağında,
hangimiz ilkönce,
nasıl
        ve nerde öleceğiz?
Nasıl
        ve ne olacak
ölenin son duyduğu ses,
           son gördüğü renk,
kalanın ilk hareketi
             ilk sözü
             ilk yediği yemek?
Belki de birbirimizden uzakta öleceğiz.
Haber
          çığlıklarla gelecek,
yahut da ima edecekler,
ve kalanı yalnız bırakıp
                                gidecekler...
Ve kalan
                karışacak kalabalığa.

Yani efendim, hayat...
Ve bütün bu ihtimâlât
                   1900 kaç senesinin
                                    kaçıncı ayı
                                    kaçıncı günü
                                    kaçıncı saatinde?

Zevcem,
              ruhu revanım
                            Hatice Pîrâyende,
ölümü düşünüyorum,
geçen ömrümüzü düşünüyorum.
Kederli
            rahat
                     ve hodbinim.
Hangimiz ilkönce
nasıl
ve nerde ölürsek ölelim,
seninle biz
           birbirimizi
ve insanların en büyük dâvasını sevebildik
                                                — dövüştük onun uğruna —,
«yaşadık»
                 diyebiliriz.