İPİ DEĞİL DENGEYİ DÜŞÜN!

İPİ DEĞİL DENGEYİ DÜŞÜN! CAMBAZHANE PARASIYLA ÜÇ
ÇOCUK OKUTTU AHMET AMCA. KÖPÜKLÜ ORTA KAHVE
SEVERDİ, SALYANGOZLARI VE SÜHEYLA YENGE'Yİ. DEDİ Kİ
ÖLÜMÜNDEN AZ ÖNCE; HAKKINI HELÂL ET SEVGİLİ İPİM

körebe mutluluklara sarılırdı en soylu sıcaklığıyla ilkyaz
koşulsuz dost kuytuluklarıydı çocukluğumun yarısından fazlası
Kızılçullu'da (şimdi Şirinyer) üç hane öte komşumuzdu Ahmet Amca
Nazilli basması gibi renkli bir insandı, işi ip ve denge
cambazhanede lâkabı "maskot", "akkor" diye seslenirdi Süheyla Yenge
bulutsu dünyamın baş kahramanlarındandı Maskot Akkor Amca
bir fotoğrafı bile yok elimde

tren yoluna bakardı selamsız sabahsız pencereleri evlerin
makas keserdi taşralı umutlar bohçası dürülmüş yaşamdan
petunyaların ve salyangozların da gurbeti o bizden tutunmuşlukta
kefildik yıldızların parlaklığına şarkıların sarhoşluğuna
ışık süzerdik, ekmek isterdik, tümceleri dizip sıraya anlam işlerdik
isterdik ki onurlu ve içtenlikli yaşasın tek varsıllığımız insanlığımız da

çocuktum, o kadar gerçekti ki düşler, o kadar düştü ki gerçekler
ayın üstünde bir tavşanın yaşadığına inanırdım bir çokları gibi ben de
"inanmak sahip olmanın yarısıdır" derdi Filozof Ahmet Amcam
iç çekerek söylerdi; "bizim tavşanlar beklemiyor ayın yarısını"
panayır panayır dolaşırdı Şen Kardeşler Kumpanyası'yla ve de düğünleri
üç çocuk okuttu cambazhane parasıyla, dengesini yitirmeden canını okuttu
bir o tavşanla bir de yaşlı cambazla paylaşırdım gizlerimi
o kadar düştü gerçekler, o kadar gerçekti düşler, o kadar çocuktum

kamçısı omuzlarda bir mevsim burukluğuydu kendine düşman
ip bağlamak içindi, çözmek için kullandı gündelik sıkıntılarını
ölüm yatağında, "doğanın dengesi" dedi, "ipin dengesinden yeğdir
hem ip şaşırdı dengesini, dolandı körpecik fidanların boynuna"
son sözleri "hakkını helâl et sevgili ipim" oldu

bir tek darağacında sevmedi ipi



(Adam Sanat, ; Adam Şiir Yıllığı, Mehmet H. Doğan, 1998,  Taş(ra) Baskısı, 2003)







Altay Ömer  ERDOĞAN