AYNA BAHÇESİ
Elimde fener
Karşımda fener:
Karanlığa karşı savaşa gidiyorum.
Yorgunluk beşikleri
gelip gitmelerin çekişmesinden
                        duraksamışlar
Ve derinliklerden bir güneş
Küllenmiş evrenleri
                        aydınlatıyor.

Yıldırımın asi haykırışı
Sabırsız bulutun rahminde
                          döllendiği an
Ve üzüm ağacının suskun acısı
Ufak koruğun
Uzun sarmalın sonunda
                       filizlendiği an
bütün haykırışım
acılardan kaçmaktı.
Çünkü ben,
en korkunç gecelerde
güneşi
umutsuz dualarımla istemiştim.

Güneşlerden geldin
                     seherlerden.
İpeklerden ve
                     aynalardandın sen.

Tanrının ve ateşin olmadığı boşlukta
bakışını ve güvenini istemiştim
                    umutsuz bir duada.
İki ölüm arasında
iki yalnızlığın boşluğunda
                    ciddi bir akış.
[İşte senin bakışın ve güvenin böyledir!]

Senin sevincin
                         acımasız ve ulu
boş ellerimde nefesin
                         şarkı ve yeşillik.

Kalkıyorum!
Elimde fener
gönlümde fener
ruhumun pasını saydamlaştırıyorum
senin aynanın karşısına
ayna koyuyorum
senden sonsuzluk yaratayım diye.


Ahmed  ŞAMLU

Çeviri: Zahra DEMİRCİ - Sobhi BABEK